İçeriğe geç

Türkiye Elektrik Üretimi

  • Genel

Türkiye’nin enerji sektörü ve Türkiye elektrik üretimi, son yıllarda büyük bir dönüşüm geçirerek sürdürülebilir ve çeşitlendirilmiş bir elektrik üretimine ev sahipliği yapıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın liderliğinde, ülkemiz elektrik üretimini rüzgâr ve güneş enerjisi gibi yenilenebilir kaynaklara yönlendirmekte kararlı. 2023 yılı itibariyle, Türkiye’nin elektrik üretimi 2 Bin 845 Megavatlık kapasiteye ulaştı ve bu, 3 GW civarında bir enerji potansiyelini temsil ediyor. Elektrik tüketiminin artan taleplerini karşılamak için, ülkemiz enerji kaynaklarından elde edilen elektrik miktarını sürekli olarak artırıyor. Bu blog yazısında, Türkiye’nin enerji sektöründeki bu dinamik değişime daha yakından bakarak, elektrik üretimindeki yenilikçi adımları ve sürdürülebilir enerji hedeflerini inceleyeceğiz.

Güneş Enerjisi Sistemleri

2023 Yılı GES Kurulu Gücü

Türkiye, 2035 yılına doğru hızla ilerleyen enerji dönüşümünde önemli adımlar atmaya devam ediyor. Güneş enerji santrallerinin kilovatsaat başına yüksek kapasiteye sahip olması, Türkiye’nin güneş enerjisindeki lider konumunu pekiştiriyor. Bu yüksek kapasite, güneş enerjisi başta olmak üzere çeşitli yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı elektrik üretiminde önemli bir artışa işaret ediyor. 2024 yılına gelindiğinde, Türkiye’nin enerji ve tabii kaynaklar bakanlığı öncülüğünde gerçekleştirilen projelerle güneş enerjisi santrallerinin kurulu gücü önemli ölçüde artacak. Türkiye, bu yenilenebilir enerji kaynaklarıyla elektrik üretiminde sürdürülebilir bir geleceğe adım atmaya kararlı bir şekilde ilerliyor. 2023 yılında Türkiye’de kurulu güneş enerjisi santrali kurulu gücü 11 bin 316 MW olarak belirtildi.

Güneş Enerjisi Elektrik Üretiminin ve Kurulu Gücün Durumu 

Güneş enerjisi, geleceğin enerji haritasını şekillendiren önemli bir oyuncu olarak yükseliyor. Türkiye’nin güneş enerjisi elektrik üretimi, giderek artan bir ivme kazanarak enerji sektöründeki dönüşümün öncülerinden biri olma yolunda ilerliyor. Kilovatsaat başına yüksek kapasiteye sahip güneş enerji santralleri, sadece enerji üretiminde değil, aynı zamanda çevresel sürdürülebilirlik anlamında da güçlü bir etki yaratıyor.

Karapınar GES

Karapınar YEKA-1 GES 1.300 MWp kurulu gücü ile Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük güneş enerjisi santrali olmakla birlikte Türkiye’nin en büyük 19. enerji santralidir. Bölgede devam eden çalışmalar tamamlandığında hedeflenen 3500 MWp kurulu güç ile dünyanın en büyük enerji santrali haline gelecek.

karapınar ges
karapınar ges

Batarya Depolama Tesisi

Enerji Depolamanın Yenilenebilir Enerji Katkısı

Enerji depolama sistemleri, aşırı enerji üretildiğinde bu enerjiyi depolayarak kullanım için saklar. Örneğin, güneş enerjisi panelleri gün boyunca fazla enerji üretirken, bu enerji depolama sistemleri aracılığıyla akşam saatlerinde veya bulutlu günlerde kullanılabilir. Aynı şekilde, rüzgar türbinleri güçlü rüzgarlarda fazla enerji üretirken, bu enerji depolanabilir ve daha sonra ihtiyaç anında kullanılabilir.

Enerji depolama, enerji talebinin dalgalı olduğu durumlarda güvenilir bir enerji kaynağı sağlar. Bu sayede, yenilenebilir enerji kaynaklarının sürekli ve kararlı bir enerji arzına dönüşmesine olanak tanır. Ayrıca, enerji depolama sistemleri elektrik şebekelerine de destek olabilir, ani enerji talebi artışlarına hızlı bir şekilde yanıt verebilir ve şebeke kararlılığını artırabilir.

Lityum Üretimi
Lityum Üretimi

Enerji Depolama Tesisi

İstanbul Silivri’de kurulması planlanan Lityum-İyon Enerji depolama sistemi ulusal şebekeye bağlı olacak ve 250 MW bağlantı gücü ve 1000 MWh enerji depolama kapasitesi ile Türkiye’de ilk, dünyada ise sayılı projeler arasında yer alacak. Yenilenebilir enerjiye katkısı, karbon ayak izini düşürmesi ve enerji bağımlılığını azaltması sebebi ile ülkemiz için oldukça faydalı bir santral olacaktır. Böylece Türkiye elektrik üretimi kapasitesi desteklenmiş olacak.

Rüzgar Enerjisi Santralleri

Elektrik Üretim Tesisi Olarak Rüzgar Enerjisi

Rüzgar enerjisi, sürdürülebilir enerji portföylerinin önemli bir bileşeni olup, enerji sektöründe yeşil ve temiz bir geleceğin inşasına katkı sağlar. Ayrıca, rüzgar enerjisi tesisleri, ekonomik açıdan da bölgesel kalkınmaya destek olabilir ve iş alanları yaratma potansiyeli taşıyarak toplumları güçlendirebilir. Elektrik üretim tesisleri olarak rüzgar enerjisi, enerji sektöründe sürdürülebilir ve geleceğe yönelik bir çözüm sunmaktadır. Türkiye’nin rüzgar potansiyeli 150 twh seviyelerindedir.

Soma Rüzgar Santrali

288 MWe kurulu gücü ile Türkiye’nin 65. Manisa’nın 3. büyük yenilenebilir enerji santralidir. Rüzgâr enerjisi tesisi olarak Türkiye’nin en büyük santralidir.

Nükleer Enerji Santrali

Akkuyu Nükleer Santral

Reaktördeki ilk elektriğin 2024 yılında üretilmesi beklenen Akkuyu Nükleer Enerji Tesisi, Türkiye’nin ilk nükleer enerji santralidir. Her bir güç ünitesinin üreteceği enerji miktarı 1198 MW’tir. Bu enerjinin yaklaşık %7’si, ünite tarafından tüketilecek olup net üretim miktarı yaklaşık 1114 MW olacaktır. Dört güç ünitesinin baz yük güçte çalışması durumunda, yılda beklenen elektrik üretim miktarı 34.790 milyon kilovat saat olacaktır. Bu üretim, sürdürülebilir enerji kaynaklarından elde edilen güç ile elektrik talebinin karşılanmasında önemli bir adımı temsil etmektedir.

Akkuyu Nükleer Enerji
Akkuyu Nükleer Enerji

Doğal Gaz

Doğal gaz üretimi 2024 yılı itibari ile 3 milyon metreküpe ulaşmış durumdadır.

Hidroelektrik ve Jeotermal Santraller

Türkiye’nin enerji portföyü, çeşitli ve sürdürülebilir kaynakları içererek, enerji bağımsızlığını güçlendirmeye devam ediyor. Bu çerçevede, hidroelektrik ve jeotermal enerji, ülkemizin enerji sektöründe önemli bir yer tutuyor.

Hidroelektrik santraller, suyun kinetik enerjisini elektriğe dönüştürerek temiz ve yenilenebilir enerji üretimine katkı sağlıyor. Türkiye’nin zengin su kaynakları, hidroelektrik santrallerin verimli bir şekilde çalışmasına olanak tanıyor ve enerji ihtiyacının karşılanmasında etkin bir rol oynuyor.

Jeotermal enerji ise Türkiye’nin coğrafi konumuyla uyumlu olarak, yer altındaki sıcak su kaynaklarından elde ediliyor. Bu, sadece elektrik üretimi için değil, aynı zamanda ısınma sistemleri ve sıcak su temini gibi çeşitli uygulamalarda da kullanılarak enerji ihtiyacını karşılama konusunda önemli bir potansiyele işaret ediyor.

Türkiye’nin hidroelektrik ve jeotermal santralleri, çevre dostu ve sürdürülebilir enerji üretimine katkı sağlayarak, enerji sektöründe önemli bir dönüşümü simgeliyor. Bu kaynaklar, ülkemizi temiz enerji alanında daha bağımsız hale getirirken, çevresel etkileri minimumda tutma ve yeşil enerjiye geçiş sürecinde liderlik etme misyonunu üstleniyor.

Yenilenebilir Enerjide Türkiye’nin Konumu

Türkiye elektrik üretimi, enerji sektöründe giderek artan bir öneme sahip olan yenilenebilir enerji alanında, dünya genelinde dikkat çeken bir konuma ulaşmıştır. Ülkemiz, iklim değişikliğiyle mücadele, enerji güvenliği ve sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda önemli adımlar atmaktadır.

Güneş ve rüzgar enerjisi potansiyeli bakımından zengin olan Türkiye, bu kaynakları etkili bir şekilde kullanarak enerji portföyünü çeşitlendirmekte ve sürdürülebilir enerji üretiminde liderlik etmektedir. Yatırımlar ve projelerle desteklenen güneş ve rüzgar enerjisi santralleri, ülkemizin enerji dönüşümünde kilit bir rol oynamaktadır.

Ayrıca, hidroelektrik ve jeotermal enerji kaynaklarıyla da donanmış olan Türkiye, bu çeşitlilik sayesinde enerji arzını güvence altına alırken, çevre dostu enerji üretimine de katkıda bulunmaktadır. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın vizyonu doğrultusunda yapılan stratejik planlamalar, yenilenebilir enerji alanındaki Türkiye’nin dünya genelindeki konumunu güçlendirmeye devam etmektedir.

Yenilenebilir enerji alanındaki bu ilerlemeler, Türkiye’nin sürdürülebilir bir enerji geleceği için kararlı adımlar attığını ve küresel enerji haritasında daha etkili bir oyuncu olma yolunda ilerlediğini göstermektedir.

Türkiye Elektrik Üretimi Kapasitesi

Türkiye’nin elektrikte kurulu gücü, 2023 yılı sonu itibarıyla 106 bin 668 megavata yükseldi. Bu artışın neredeyse tamamı yenilenebilir kaynaklardan sağlandı. 2053 karbon sıfır hedefleri doğrultusunda yaşanan enerji dönüşümünün en büyük destekçisinin yenilenebilir enerji kaynaklarıdır. 2023 yılındaki yenilenebilir enerji kurulu güç(MW) durumu aşağıdaki gibidir;

AKARSU                      8.313,9

ASFALTİT KÖMÜR      405,0

ATIK ISI                       384,5

BARAJLARDA            23.650,2

BİYOKÜTLE                 2.076,6

DOĞALGAZ                25.350,6

FUEL OİL                      260,1

GÜNEŞ                        11.315,6

İTHAL KÖMÜR            10.373,8

JEOTERMAL                1.691,3

LİNYİT                          10.194,0

RÜZGAR                     11.803,3

TAŞKÖMÜR                840,8

2023 yılında, 327 teravatlık elektrik üretimi içerisindeki yenilenebilir kaynaklardan sağlanan enerji yani kurulu gücün yüzde 42 oranında gerçekleşti. 2023 verilerine göre yenilenebilir enerji açısından baktığımızda Avrupa’da 5. sıradayız, dünyada 12. sıradayız.

Konu ile ilgili gündemi takip etmek için enerji bakanlığının sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Türkiye’nin enerji sektöründeki dinamik değişim, güneş enerjisi başta olmak üzere yenilenebilir enerjinin payının önemli bir artışına işaret ediyor. 2023 yılına yönelik enerji planı çerçevesinde, hidroelektrik santralleri, güneş enerjisi, rüzgar enerjisi ve biyokütle gibi lisanslı kaynaklardan elektrik üretimi hedefleniyor. Elektrik piyasasının düzenlenmesi ve EPDK yönlendirmesi ile kurulu güce sahip termik santraller, enerji üretimindeki diğer kaynaklara alternatif oluşturuyor. Türkiye’nin enerji bağımlılığı azaltma işaretleri, güneş enerjisindeki artış, rüzgardan elde edilen enerji ve barajlardaki hidroelektrik potansiyeli ile güçleniyor. Bu, enerji piyasası düzenleme ve çeşitlendirilmiş enerji kaynakları ile birlikte ülkemizin enerji geleceğine dair olumlu bir tabloyu işaret ediyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir